Akciğerler gögüs boşluğumuzda bulunan, nefes alıp verirken, oksijenin dokulara alınmasını ve karbondioksitin dışarı atılmasını sağlayan bir çift organdır. İşlevini yapısında bulunan hava kesecikleri sayesinde gerçekleştirir. Kanserler bulundukları yerlerin adıyla isimlendirilir. Akciğerdeki hücreler bazen çeşitli etkenlerden dolayı kontrol edilemezler ve çoğalmaya başlarlar. Bu çoğalma sonucunda akciğer ve çevresindeki dokularda tümörler oluşur. Bu şekilde ortaya çıkan hastalığa akciğer kanseri denir. Akciğer kanseri küçük hücreli ve küçük hücreli olmayan olmak üzere iki çeşittir.
Kalp hastalıklarından sonra dünyada ölüm nedenleri sıralamasında ikincidir. Erkeklerde ise en çok öldüren kanser türüdür. Bunun da en büyük nedeni sigara kullanmak ve sigara dumanına maruz kalmak olarak gösterilmektedir. Genelde 55 yaşın üzerinde görülür fakat bu sigaraya başlama yaşına, sigara kullanma sıklığına, çeşitli kanser yapıcı maddelere maruz kalma durumuna göre değişir.
Kadınlarda tüm kanser ölümlerinin yaklaşık yüzde 30’undan sorumludur. 20. yüzyılda kadınlarda yaygınlaşan sigara kullanımı nedeniyle çok fazla artış göstermiştir. Ülkemizde de sigara kullanımının son yıllarda artması nedeniyle akciğer kanserinin yaygınlaşması kaçınılmaz bir hale gelmiştir.
Türkiye’de erkeklerde görülme sıklığı kadınlardan daha fazladır. Fakat kadın ve erkek arasındaki bu fark gittikçe azalmaktadır. Ülkemizde her yıl yaklaşık 25 bin kişide akciğer kanseri ortaya çıkmaktadır.
Daha önce belirttiğimiz gibi akciğer kanserinin en büyük nedeni sigara kullanımıdır. Sigara tüm akciğer kanserlerinin yüzde 95’inden sorumludur. Sigara içen bir kişinin akciğerinin kendini temizleme fonksiyonu bozulur. Kanser yapıcı maddeler yüzünden hücreler hasara uğrar ve kanser ortaya çıkar. Kaç kat risk altında olduğunun bilinmesi sigaraya başlama yaşı, sigara kullanma sıklığına göre değişir. Ne kadar çok içiyorsanız o kadar fazla risk altındasınız demektir. Sigara kullanımının yanında sigara dumanına maruz kalan pasif içiciler de aynı riski taşımaktadır.
Ailesinde akciğer kanseri olan kişilerde kansere yakalanma riski normal bireylere göre fazladır. Sigara kullanımı sonucu değişen ve akciğer kanserine sebep olan gen diğer aile üyelerine aktarılmış olabilir. Bu durumda risk 3 kat artmıştır. Bir de sigara içiyorsanız çok daha fazla risk altındasınız demektir.
Ayrıca işi gereği çeşitli kimyasal maddelere (radon, nikel, asbest, berilyum, hardal gazı, arsenik ) maruz kalan kişilerde kansere yakalanma ihtimali daha fazladır. Asbest binaların ve gemilerin yapımında kullanılan bir maddedir. Nefes alırken içe çekildiğinde tehlikelidir.
Bunlardan başka verem hastalığı geçirenlerde, beslenmesi bozuk olan kişilerde ve hava kirliliğine maruz kalanlarda risk artmaktadır. Fazla miktarda alkol kullanan ve yağlı beslenen kişilerde de görülebilir.
Hastalığın ileri dönemlerinde çeşitli belirtiler görülür. Akciğer kanseri erken dönemde pek belirti vermeyebilir. Şu belirtiler akciğer kanserinin göstergesi olabilir:
Bu belirtilerin yanında başka bulgular da gözlenebilir. İştah ve kilo kaybı, akciğerde iltihap olması, halsizlik, görme kaybı, hafızada azalma, kemik ağrıları, hormonal bozukluklar gibi.
İlk muayeneden sonra bazı tetkikler yapılır. Öncelikle hastanın sağlık durumu hakkında bilgi almak için çeşitli kan testleri istenir. Akciğerde meydana gelen anormal durumların görüntülenmesi için akciğer tomografisi ve filmi çekilir. Doktor akciğerde bulunan yapılara (bronşlara) bakmak isteyebilir. Bunun için bronkoskop denilen bir alet kullanır. Gerekirse akciğerden incelenmek üzere parça alınır. Bu sırada hasta uyuşturulduğu için ağrı hissetmez. Balgam incelenmesi kanser hücrelerinin olup olmadığını anlamak için gerekli bir tetkiktir. Gerekirse diğer dokulara yayılım olup olmadığını anlamak için şüphelenilen yerlerden parça alınır.
Akciğer kanseri olanlarda tümör ya ameliyatla çıkartılır, ya ışın tedavisiyle kanser hücreleri öldürülür ya da ilaç tedavisi (kemoterapi) uygulanır.
Kanser yayılmamışsa cerrahi tedavi uygulanabilir fakat küçük hücreli akciğer kanseri tedavisinde nadiren kullanılır. Akciğerin bir kısmı ya da tamamı gereken neyse o şekilde çıkartılır.
Işın tedavisiyle kanser hücrelerinin yayılması önlenir ve bu hücreler yok edilir. Beyine de bu uygulama yapılabilir. Amaç vücuttaki kanser hücrelerini yok etmektir. Bu tedavi diğer tedavilerle birlikte kullanılabilir.
Küçük hücreli akciğer kanseri tedavisinde kemoterapi kullanılır. Verilen ilaç hap ya da iğne şeklindedir. Damardan verildiği için sadece akciğerdeki kanser hücrelerini değil, diğer yerlerdeki kanser hücrelerini de yok eder.
Bir diğer tedavi şekli ise son yıllarda kullanılan girişimsel bronkoskopi yöntemidir. Nefes alırken zorluk çekenlerde uygulanan bir yöntemdir. Bu tedavilerin bir kısmının bir arada olmasıyla hasta maksimum fayda sağlar. Hangilerinin kullanılması gerektiği kanserin türüne göre doktor tarafından belirlenir.
Bunun çok etkili ve bir o kadar da basit yolu vardır. Kendinize bir iyilik yapın ve sigarayı bırakın. Kanserin sebebi yüzde 95 sigaradır. Bıraktığınız zaman sadece halletmeniz gereken yüzde 5’lik bir dilim kalıyor. Şayet sigara içmiyorsanız sigara içilen ortamdan uzak durmanız gerekir. Pasif içiciler de aktif içiciler kadar etkilenmektedir. Spor yaparak sağlıklı bir yaşam sürme şansınız artar. Kanser riskini azaltmış olursunuz. Bunların dışında alkol tüketiminden kaçının, az yağlı besinlerle beslenin ve meyve ve sebzeyi bol miktarda tüketin. Beslenmenizin dengeli olmasına dikkat edin.
Akciğer kanserinde ölüm kaçınılmaz mıdır? Yoksa tedavi olduktan sonra örneğin akciğerde bulunan tümörü aldıktan sonra tekrar eskisi gibi olmasa da sağlığına kavuşabilir mi? Eşimin akciğerinde tümör çıktı ve henüz daha ilk evresinde. İyi huylu olup olmadığını henüz bilmiyoruz ve buna göre bilgilendirirseniz beni sevinirim. Şimdiden teşekkürler.
Ben 32 yaşındayım. 14 yaşında sigaraya başladım. Günde bir paket içiyorum. Son zamanlarda sık yaşadığım rahatsızlıklarım belirdi. Sık öksürük, nefes darlığı, yürerken zorlanma, vücutta yorgunluk, öksürürken sanki gırtlak kemiklerim ayrılıyor sanki parçalanıyor. Öyle acıyor. Antibiyotik kullanıyorum ama faydası yok gibi. Ne yapmam lazım?
Benim sırtımda inanılmaz şiddetli bir ağrı var. Geceleri tıkanıklık da başladı. Yüzümde de şişlik var, balgamlı öksürük yıllardır var zaten. Çalışıyor olduğum için bir fırsat bulup doktora gidemedim. Ailemde de genetik akciğer hastalıkları var. Teyzem dedem ve dayım kronik astık hastaları. Herkese geçmiş olsum.
Bende koltukaltımın hemen altında şiddetli bir ağrı var ve şu üç gündür öksürük başladı. Bugün sabah kalktığımda da sesim kısıldı. Acaba kanser miyim?
Benim annem de inatçı. Öksürük ve göğüs ağrısı var. Şu anda istanbul Çapa Tıp fakültesinde tedavi görüyor. Ama 2 aydır gelişme yok. Lütfen biri söylesin bu kanser mi?
Ellerinize sağlık çok güzel olmuş.
Çok makbule geçti. Allah razı olsun.