Boğmaca öksürükle kendini gösteren, mikropların neden olduğu bulaşıcı bir solunum yolu hastalığıdır. Her yaşta görülmekle beraber, çocukluk dönemindeki boğmaca şiddetli seyreder. Her dönemde görülebilen boğmaca, genelde sonabahar aylarında ortaya çıkar. Boğmacaya, Bordetela cinsi mikroplar yol açar. Bu mikrop insanlara yerleşir. Hastalığa neden olduğu herhangi bir hayvan yoktur.
Çok bulaşıcı bir hastalıktır. Damlacık infeksionu yoluyla insandan insana bulaşabilen bir hastalıktır. Bulaşıcılık, hastalık ortaya çıktıktan yaklaşık 30-40 gün kadar daha devam eder. Boğmaca bir kere ortaya çıktıktan sonra ona karşı doğal bağışıklık gelişir. Bir daha ömür boyu ortaya çıkmaz. Aşı ile sağlanan bağışıklık ise 5-7 yıl kadar sürer. Bu süreden sonra tekrar aşı olmak gereklidir. Sıklıkla bebklerde ortaya çıkan bir hastalıktır. Fakat günümüzde erişkinlerde görülme sayısı da artmaktadır.
Diğer kişilere de bulaşabilen bir hastalık olan boğmaca yaklaşık 2.5 ay kadar sürer. Hastalık ortaya çıktıktan sonraki ilk 20 gün hastalığın bulaşabildiği dönemdir. Öksürük ortaya çıktıktan sonra bir müddet daha hastalık bulaşır. Boğmacanın belirtileri belli dönemlere ayrılır. Bu dönemlerde ortaya çıkan şikayetlerde farklılıklar vardır. İlk 10-15 günlük süre kataral dönem olarak adlandırılır. Genelde belirtiler soğuk algınlığıyla benzerdir. Hapşırma, öksürük, hafif ateş ve burun akıntısı görülür.
Bundan sonra paroksismal dönem denen ve 1.5 aya kadar uzayabilen bir dönemi kapsayan bir zaman dilimi vardır. Bu süre içinde öksürük artmıştır. Yoğun bir şekilde öksürme görülür. Günde 20 defa öksürük atakları olabilir. Sert ve yoğun bir öksürüktür. Bu öksürük nöbetlerinin sonunda derin nefes alma ortaya çıkar. Çünkü hasta oksijensiz kalmıştır. Çocuklarda bulantı, kusma ya da morarma görülebilir.
Son dönem ise konvalesan denen iyileşme dönemidir. Süresi kişiden kişiye değişir. Öksürük 1 ay içinde geçer. Tedavi, hastalığın şiddeti bu sürenin belirlenmesinde önemlidir. Tekrar bir solunum yolu hastalığına yakalanmak öksürük nöbetlerinin tekrarlanmasına neden olur. Yetişkinlerde hastalık hafif seyrettiğinden süresi de daha kısadır. Bu kişilerde tipik belirtisi inatçı öksürüktür.
Yapılan fiziki muayene sonrası görülen klinik belirtiler ile hastanın şikayetleri tanının yönlendirilmesi açısından kolaylık sağlanacaktır. Bunun yanından yapılan laboratuvar testleriyle kanda beyaz küre sayısının artmış olması, eritrosit sedimentasyon hızında değişiklik olmaması boğmaca tanısının konmasına kolaylık sağlayacaktır. Florosan antikor testiyle antijen araması yapılır. Kesin tanı konması için kültür gereklidir. Bu şekilde bakteriler üretilerek kesin tanı konur. Belirtileri boğmacaya spesifik olmadığından bu şekilde diğer bakterilerin yol açtığı infeksiyonlardan, kistik fibrozis hastalığından, reflüden ayrılmış olur.
Hastayla yakın temas içinde bulunan ya da aynı ortamı paylaşanların mutlaka eritromisin proflaksisi olması gerekir. İlk bir hafta hastanın kaldığı yer, bulunduğu ortam diğer bireylerden ayrılmalıdır. Bu üsre içinde hastaya antibiyotik tedavisi uygulanır. Asıl korunma yöntemi aşılamadır. Çocukluk dönemind eyapılır. Hasta yakınlarının da aşılarının yapılması gerekmektedir.
Boğmaca hastalığını geçirenler bu hastalığa karşı bağışıklık kazanırlar. Hastalıktan korunmak için aşı uygulanır. Boğmaca aşısı kas içine enjekte edilerek uygulanan, içinde ölü mikropların bulunduğu bir aşıdır. Bu ölü mikroplara karşı vücut koruyucu görevleri olan antikorlar üretir. Mikrop vücuda girdiğinde onu tanır ve çoğalmasını engeller. Bu şekilde boğmaca mikrobuna karşı bağışıklık kazanılır. Aktif olmayan bir aşı olduğundan bir kere aşı olmak tamamen koruyuculuk sağlamaz.
Bebeklere 4 doz şeklinde uygulanır. İlk doz 2. ayda verilir. İkişer ay arayla aşı iki kere daha tekrarlanır. 4.doz ise bebek 1.5 yaşındayken uygulanmaktadır. Gerekirse 5-6 yaşlarında bir 5.doz daha verilebilir. 7 yaşından sonra aşı uygulanmaz. Aşının bazı yan etkileri vardır. Yorgunluk, ateş yüksekliği, bulantı, kusma gibi yan etkiler ile; aşı yerinde kızarıklık, ağrı ve şişlik oluşabilir. Üç gün içinde bu etkiler ortadan kalkar.
Merhaba. Ben 42 yaşındayım ve bir aydır boğmaca öksürüğü ile uğraşıyorum. Azaldı çok şükür. Merak ettiğim kalıcı mı bu öksürük? Tekrarlar mı?
Oğlum grip gibi bir hastalık atlattı ve hastalığın üstünden 10-15 gün geçti ama öksürüğü geçmedi. Tam tersine arttı ve son 2 gündür kusuyor. Ne yapabilirim? Yardımcı olur musunuz?
Merhaba, kızım 3 yaşında Danimarka’da yaşıyoruz. Kızım ilk başta hafif hastalandı, hapşırmaya başladı ateşi yükseldi vs.re. Birkaç gün sonra sadece öksürmeye başladı ve yaklaşık 3 haftayı geçti hala öksürüyor. Doktora götürdük astım olabilir dedi, astım icin maske verdi 2 hafta kullanın dedi. Sonra alerji veya ciğer iltibabı olabilir dedi en sonunda da boğmaca dedi. Testler yaptı, henüz cevabı gelmedi. Ben artık çok tedirginleniyorum. Buradaki doktorlar pek bilgili değiller. Memleketimde olsaydım keşke. 3-5 gün hiç öksürmeden geçirebiliyor sonra birden yine başlıyor öksürük nöbetleri özellikle geceleri. Beraberinde kusuyor son 2 gündür. Bu arada doktorun tavsiyesi üzerine astım ilacınada devam ediyoruz antibiyotik ile birlikte. Hocam ne yapmalıyım, ne olabilir acaba? Bana bir yol gösterin. Kızım gündüz gayet iyi, kreşe gidiyor koşuyor oynuyor ama gece çok öksürüyor. Şimdiden teşekkürler.
Merhaba. Oğlum 11 yaşında ve yaklaşık 7 aydır öksürüyor. Kan tahlilinden boğmaca olduğu tesbit edildi. Bazen hafiflese de öksürük ara ara yüksek hızla devam ediyor. Ne yapmalıyız? Findlandiyadaki doktorlar da aynen sitenizdeki yöntemleri anlatıyor. Fakat bir türlü gitmedi bu hastalık. Selam ve saygılarımla.